Güncelleme: 15/02/2021
En sık görülen birincil baş ağrıları migren, gerilim tipi baş ağrısı ve trigemina lotonomik baş ağrılarıdır (örneğin küme baş ağrısı). Daha nadir görülen birincil baş ağrıları ise primer öksürük baş ağrısı, primer egzersiz baş ağrısı, primer cinsel ilişki ile birlikte olan baş ağrısı, primer gök gürültüsü baş ağrısı, soğuk ile tetiklenen baş ağrısı, dışarıdan bası ile oluşan baş ağrısı, primer saplanıcı baş ağrısı, nummular baş ağrısı, hipnik baş ağrısı ve yeni başlayan günlük ısrarcı baş ağrısıdır.
Bir yıl içinde görülme sıklığı kadınlarda %17.1, erkeklerde %5,6’dır. Ortalama başlangıç yaşı 25 olmakla birlikte çocuklarda da görüldüğü akılda tutulmalıdır. Erkek çocuklarının %8’inde, kız çocuklarının ise %11’inde migren baş ağrısı görülür.
İlk evresi haberci belirtilerin görüldüğü evredir ve hastaların %80’inde görülür. Bu haberci belirtiler ataktan günler, saatler önce başlayabilir. Bulgular depresyon, aktivite artışı, sinirlilik, alınganlık ya da uykululuk, ışık ve sesten rahatsızlık, esneme, ensede sertlik hissi, aş erme, ishal ya da kabızlık olabilir.
İkinci evre aura evresidir ve %30 oranında görülür.
Üçüncü evre baş ağrısı evresidir, çoğunlukta görülmekle birlikte olmayan kişiler vardır. Yani nadir görülmekle birlikte baş ağrısız migren atağı olabilir. Son evre düzelme evresidir ve kişide duygulanım değişiklikleri, güçsüzlük, yorgunluk, iştahsızlık, sinirlilik ve konsantrasyon bozukluğu görülebilir.
Migren baş ağrısı baş ve yüzümüzün her yerinde olabilir. Hastaların %60’ında tek yanlı, %40’ında iki yanlıdır. Ağrı hastaların %85’inde zonklayıcıdır. Hastaların %75’i baş ağrısı ile birlikte boyun ağrısı, sertlik hissi ve gerginlik tanımlar. Tedavi edilmezse ağrı 4-72 saat sürer. Genellikle fiziksel aktivite ve hareket ile ağrıda artış görülür. Ağrı sırasında %80 bulantı, %30 kusma, %90 ışık rahatsızlığı ve %80 ses rahatsızlığı görülür.
Tetikleyiciler, hastaların %76’sında vardır. Sıklık sırasına göre bu tetikleyiciler stres, hormonlar, açlık, hava durumu, fiziksel yorgunluk ya da seyahat, uyku bozuklukları, parfüm ya da kokular, parlak ışık, boyun ağrısı, alkol, sigara dumanı, geç uyumak, sıcak, bazı yiyecekler ve egzersizdir.
Hastaların %25’inde ayda 4 ve daha fazla atak görülürken %35’inde ayda 1-4 atak ve %38’inde ayda 1 ve daha az atak görülür. Migreni olanların %70’inde birinci derecede akrabalarından birinde migren vardır.
Baş ağrısından önce görülen nörolojik belirtilere aura denir. Auralı migrenin görülme sıklığı kadınlarda %5,3, erkeklerde ise %1,9’dur. Auralı migreni olan hastaların %81’i aynı zamanda aurasız migren atakları da geçirir. Migren atağında görülen auralar görsel, duyusal, konuşma bozuklukları ve güçsüzlük şeklinde olabilir. Genellikle 5-60 dakika sürer. Aura genellikle baş ağrısı öncesi olmakla birlikte ağrı sırasında ve nadiren ağrı sonrasında da görülebilir.
Bazen baş ağrısız da aura görülebilir. Bu durumda altta yatabilecek diğer hastalıklar elenmelidir.
Tedavi, atak tedavisi ve önleyici tedavi olmak üzere ikiye ayrılır. Önleyici tedavi kişinin günlük hayatını etkileyecek kadar sık olan migren ataklarında gereklidir.
Günde 4 saat ya da daha uzun süren, ayda 15 günden daha fazlasının ağrılı geçirildiği ve bu durumun 3 aydan uzun sürdüğü baş ağrıları süreğen günlük baş ağrısıdır. Toplumda görülme oranı %3-5’dir. Süreğen migren, süreğen gerilim tipi baş ağrısı, yeni ısrarcı günlük baş ağrısı ve hemikrania kontinua süreğen günlük baş ağrısının nedenlerindendir.
Süreğenleşmesi için risk faktörleri ağrı kesicilerin çok miktarda kullanılması, aşırı kafein tüketimi, kadın cinsiyet, stres, bunaltı, depresyon, atak sıklığının fazlalığı, kafa ve boyun travması, obesite, horlama ve eklem iltihabıdır.
Evet, süreğen migren tedavisinde kullanılan önleyici tedaviler aralıklı migren tedavisinde kullanılanlardan farklıdır. Son yıllarda botilinum toksini süreğen migren tedavisinde onay almıştır.
Aralıklı gerilim tipi baş ağrısının 1 yılda görülme sıklığı %38, süreğen olanın sıklığı %2’dir. Tipik ağrı iki yanlı, hafif-orta şiddette, sıkıştırır ya da ağırlık hissi şeklindedir ve eşlik eden başka bulgu yoktur. Stres en önde gelen tetikleyicidir.
Migren baş ağrısında olduğu gibi atak ve önleyici tedaviler olmak üzere iki çeşit tedavi mümkündür.
Trigeminal otonomik baş ağrıları başta trigeminal sinir dağılımında ağrı ve birlikte otonom belirtilerle seyreden ağrılardır. Küme baş ağrısı, paroksismal hemikrania, SUNCT, SUNA ve hemikrania kontinua tipleri vardır. İçlerinde en çok küme baş ağrısı görülür.
Küme baş ağrısının görülme sıklığı %0,1’dir. Erkeklerde daha çok görülür. Başlangıç yaşı genellikle 20-40 arasındadır. Hastaların %5-20’sinde aile öyküsü vardır. Yine hastaların %85’i sigara içicisidir. Tipik ağrı tek taraflı %90 göz arkasında, %70 şakakta ve %50 üst çene üzerindedir. Ağrı şiddetlidir ve keskin, saplanıcı, oyucu ve yanıcı olabilir. Çoğunluk günde 1-3 atak yaşar. Tedavi edilmezse ataklar 15-180 dakika sürer. Otonom bulgular ise baş ağrısı ile aynı tarafta göz kızarması ve yaşarması, burun akıntısı, göz kapağı ödemi, yüzde terleme ve kızarma, kulakta dolgunluk hissi ve göz bebeğinde küçülmedir.
Migren baş ağrısında olduğu gibi atak ve önleyici tedaviler olmak üzere iki çeşit tedavi mümkündür. Atak tedavisinde ilk seçenek triptanlarken, önleyici tedavide ilk seçenek verapamildir.